7036 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 3. maddesi ile iş hukuku uyuşmazlıklarında zorunlu arabuluculuk, dava şartı olarak kabul edilmiştir. Bu düzenleme, işe iade davaları dahil olmak üzere bireysel veya toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan işçi ve işveren alacakları ile tazminat taleplerini kapsar. Karal Hukuk olarak, bu yazıda iş davalarında arabuluculuk sürecini, yasal çerçeveyi ve dikkat edilmesi gereken noktaları ayrıntılı bir şekilde ele alacağız.
Hangi Davalarda Arabuluculuk Zorunludur?
Zorunlu arabuluculuk, şu tür iş davalarını kapsar:
- İşe iade talepleri: İşten çıkarılan işçinin geri dönme hakkı.
- Alacak davaları: Ücret, fazla mesai, yıllık izin ücreti gibi talepler.
- Tazminat davaları: Kıdem, ihbar tazminatı gibi maddi haklar.
Ancak arabuluculuk dava şartı bulunmayan istisnalar da vardır:
- İş kazası veya meslek hastalığından doğan maddi/manevi tazminat davaları,
- Tespit, itiraz ve rücu davaları.
Bu istisnalar dışında arabulucuya başvurulmadan açılan davalar, usulden reddedilir. Karal Hukuk, bu süreçte müvekkillerine rehberlik ederek hak kayıplarını önler. İş hukuku hizmetlerimiz için iş hukuku sayfamıza göz atabilirsiniz.
Arabuluculuk Süreci Nasıl İşler?
Arabuluculuk başvurusu, şu şekilde yapılır:
- Yetkili yer: Karşı tarafın (işçi veya işveren) yerleşim yerindeki veya işyerinin bulunduğu yerdeki arabuluculuk bürosu. Büro yoksa, görevli yazı işleri müdürlüğü devreye girer.
- İtiraz hakkı: Karşı taraf, büronun yetkisine itiraz ederse, Sulh Hukuk Mahkemesi karar verir.
Arabulucu kimdir? Arabulucu, tarafsız bir şekilde tarafları bir araya getirip müzakereyi kolaylaştıran kişidir. Hukuk Fakültesi mezunu, en az 5 yıl kıdeme sahip ve Arabuluculuk Komisyon Başkanlığı listesinden seçilir.
Süre: Arabulucu, görevi aldıktan sonra uyuşmazlığı 3 hafta içinde sonuçlandırır. Zorunlu hallerde bu süre 1 hafta uzatılabilir.
Görüşmelere Katılım ve Sonuçları
Taraflar, arabuluculuk görüşmelerine bizzat, kanuni temsilcileri veya avukatları aracılığıyla katılabilir. Karal Hukuk, bu süreçte profesyonel destek sunarak tarafların haklarını korur.
- Katılım zorunluluğu: İlk toplantıya geçerli bir mazeret olmadan katılmayan taraf, arabuluculuk sürecini sona erdirir. Bu durum tutanakta belirtilir.
- Yaptırımı: Mazeretsiz katılmayan taraf, sonraki davada haklı çıksa bile yargılama giderlerinin tamamını ödemek zorundadır.
Bu nedenle ilk toplantıya katılım kritik önem taşır. Sorularınız için avukata sor sayfamızdan bize ulaşabilirsiniz.
Sosyal Güvenlik Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk
31/5/2006 tarihli 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’ndan kaynaklanan uyuşmazlıklarda arabuluculuk şartı yoktur. Bu tür davalarda:
- Önce SGK’ya başvuru yapılır.
- SGK, 60 gün içinde cevap vermezse talep reddedilmiş sayılır.
- Dava açabilmek için SGK’nın ret kararı veya zımni ret şarttır.
Bu istisna, iş kazası dışındaki sosyal güvenlik taleplerini kapsar. Daha fazla bilgi için hakkımızda sayfamızdan uzmanlığımızı inceleyebilirsiniz.
Arabuluculuğun Avantajları ve Dezavantajları
Avantajları:
- Hızlı çözüm: Mahkeme sürecine göre daha kısa sürede sonuçlanır.
- Maliyet: Dava masraflarına kıyasla daha ekonomiktir.
- Esneklik: Taraflar kendi çözümlerini üretebilir.
Dezavantajları:
- Anlaşma sağlanamazsa zaman kaybı olabilir.
- Taraflardan birinin uzlaşmaz tutumu süreci tıkayabilir.
Karal Hukuk, arabuluculuk sürecinde taraflara stratejik destek sunarak en iyi sonucu almanıza yardımcı olur.
Karal Hukuk ile İş Davalarında Güvendesiniz
7036 Sayılı Kanun ile iş davalarında zorunlu arabuluculuk, hem işçi hem de işveren için önemli bir aşamadır. Sürecin doğru yönetilmesi, hak kayıplarını önler ve hızlı çözümler sunar. Karal Hukuk, deneyimli ekibiyle bu süreçte yanınızdadır. İş davalarındaki diğer konular için iş akdinin feshinde usul yazımıza da göz atabilirsiniz.
