TAKSİR – KAST ARASI FARKLILIKLAR

TAKSİR KAST ARASI FARKLILIKLAR
7 Nisan 2023 karal_karal 0 Comments

Ceza Hukukunda 2 çeşit kusur sorumluluğu türü vardır. Bunlar;

Kasta Dayanan Sorumluluk

Taksire Dayanan Sorumluluk

Kasta Dayanan Sorumluluk da kendi içinde 2’ye ayrılır;

A- Doğrudan Kast

B- Olası Kast

Taksire dayanan sorumluluk da kendi içinde 2’ye ayrılır;

A- Bilinçli Taksir

B- Bilinçsiz Taksir

Doğrudan Kast, kişinin bilerek ve isteyerek suçun kanuni tanımdaki fiili işlemesidir. Burada netice, net olarak öngörülebilir niteliktedir ve fail bu neticeyi bilerek ve isteyerek fiili gerçekleştirir. Örneğin, kişiye kalbini nişan alarak silahla ateş edilmesi halinde, öldürmeye yönelik doğrudan kastın var olduğu söylenebilir.

Olası Kast, suçun kanuni tanımındaki fiilin gerçekleşebileceğinin mümkün veya muhtemel bir şekilde öngörülmesin rağmen, sonucun meydana gelmesinin göze alınması, adeta “olursa olsun” biçimindeki bir düşünceyle fiilin işlenmesidir. Örneğin, kalabalık bir ortamda ateş eden fail, öldürmek istediği kişi dışında başkalarının da zarar görebileceğini öngörebilir. Başkalarının da zarar görmesi mümkün veya muhtemel olmasına rağmen, bunu göze alarak kalabalık bir ortamda silahla ateş edilmesi halinde, kurşunların sekmesi sonucu başkalarını da yaralayan şahıs, olası kast ile yaralama suçundan yargılanır.

Bilinçli taksir, failin öngördüğü neticeyi istememesine rağmen, kural ihlali yaparak veya şans, kişisel yetenek vb. etkenlere güvenerek, neticenin meydana gelmeyeceği inancı ile hareket ederek, fiili işlemesidir. Örneğin, sollama yasağı bulunan bir yolda sollama yaparak ölüme neden olan kişi bilinçli taksirle ölüme neden olma suçu nedeniyle cezalandırılır.

Basit taksir, failin öngörülebilir bir neticeyi öngörmeyerek, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı bir şekilde hareket etmesidir. Örneğin, gerekli iş güvenliği önlemlerini almayarak işçi çalıştıran işveren, iş kazası neticesinde yaralanmaya neden olursa basit taksirle insan yaralama suçu işlemiş olur.

DOĞRUDAN KAST VE OLASI KAST AYRIMI

Doğrudan kast, failin kanunda suç olarak tanımlanan bir fiil yaptığını bilmesi ve bu fiil sonucu oluşacak neticeyi istemesi ile meydana gelir. Olası kast ise kişinin, suçun kanuni tanımındaki unsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen, umursamadan, neticenin gerçekleşmesini göze alarak, ne olursa olsun şeklinde düşünerek fiili işlemesidir.

Suçun Cezası: Doğrudan kast halinde fail ilgili suçun kanundaki cezası ile cezalandırılır. Olası kast ile işlenen fiillerde fail ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda müebbet hapis cezasına, müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda 20 yıldan 25 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur diğer suçlarda ise temel ceza üçte birden yarısına kadar indirilir.

Olası kast ile işlenen suçlara şu örnekler verilebilir;

1-Düğünde eğlenmek amacıyla ateş ederek ölüme neden olma,

2-Maç sonrasında kutlama sırasında havaya ateş etme sonucu yaralanmaya neden olma,

3-Halkın toplu bir şekilde durduğu mekanlarda silahla ateş ederek ölüme neden olma,

4-Arabada bulunan bir kişiye ateş ederken arabadaki başka bir kişinin de yaralanmasına sebep olma,

BASİT TAKSİR VE BİLİNÇLİ TAKSİR AYRIMI

Kural olarak suç kastla işlenebilir. Ancak kanunda açıkça gösterilen hallerde taksirle de işlenebilecektir. Taksir istisnai bir kusurluluk şeklidir. Taksirli suçta failin cezalandırılabilmesi için mutlaka kanunda açık bir düzenleme olmalıdır. 5237 sayılı TCK’nın 22/2. Maddesine göre basit taksir, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla bir davranışın, suçun yasal tanımında belirtilen neticesi öngörülmeyerek gerçekleştirilmesidir.

Ceza Genel Kurulunun birçok kararında basit taksirin unsurları şu şekilde ifade edilmiştir:

1-Fiilin kanunda taksirle işlenebilen bir suç olarak açıkça düzenlenmiş olması,

2-Failin icra ettiği hareketin iradesine uygun olması,

3-Failin hareketinin neticesini istememesi,

4-Hareket ile netice arasında nedensellik bağının bulunması,

5-Neticenin “öngörülebilir” olmasına rağmen fail tarafından somut olayda öngörülememiş olması.

Taksirli suçlarda icrai hareketin veya ihmali hareketin iradi olması gerekir. Meydana gelen neticenin öngörülebilir olması gerekmektedir. İradi bir davranış bulunmadığı takdirde taksirden bahsedilemeyeceği gibi, öngörülemeyecek bir sonucun gerçekleşmesi halinde de failin taksirli suçtan sorumluluğuna gidilemeyecektir.

5237 sayılı Ceza kanununda taksir basit taksir ve bilinçli taksir şeklinde ayrılmış ve kanunun 22. maddesinin 3. fıkrasında bilinçli taksir “kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, neticenin meydana gelmesi” şeklinde tanımlanmıştır. Basit taksir ile bilinçli taksir arasındaki fark taksirde failin öngörülebilir nitelikteki neticeyi öngörememesi ama bilinçli taksir halinde ise bu neticeyi öngörmüş olmasıdır. Bilinçli taksirde gerçekleşen netice, fail tarafından öngörüldüğü halde istenmemiştir.

Bilinçli Taksirle İşlenen Suçun Cezası: Kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, netice meydana gelirse taksirli suça ilişkin ceza üçte birden yarısına kadar artırılır. Örnek olarak taksirle öldürme suçu nedeniyle 3 yıl hapis cezasına hükmedilecekse, bilinçli taksir halinde suçun cezası 4,5 yıla kadar çıkabilecektir.

Bilinçli taksirle işlenen suçlara bazı örnekler şu şekildedir:

1-Alkollü araç kullanarak trafik kazası nedeniyle ölüme neden olma,

2-Kırmızı ışıkta geçerek bir araçla çarpışarak ölüme neden olma,

3-Sollama yasağı olan yerde araç sollayarak trafik kazası neticesinde ölüm veya yaralanmaya neden olma,

4-Çok tehlikeli işlerde kesinlikle alınması gerekli hayati önlemleri almayarak iş çalıştırıp iş kazası neticesinde ölüme neden olma.

Sonuç olarak, suçun manevi unsurunu oluşturan taksir ve kast kavramlarının ceza açısından farklı olması nedeniyle, bu kavramların iyi anlaşılması ve ayrımının iyi yapılması önem teşkil etmektedir. Suçun manevi unsurunu iyi değerlendirilmeli ve buna göre kast, taksir ayrımı yapılmalıdır.

KONU HAKKINDA BAZI YARGITAY KARARLARI

1-Kast, olası kast, taksir ve bilinçli taksir arasındaki ilişkiyi kısaca özetlemek gerekirse; gerçekleşmesi muhakkak görünen neticenin failce bilinmesi ve istenmesi halinde doğrudan kast, öngörülen muhtemel neticenin meydana gelmesine kayıtsız kalınması durumunda olası kast, öngörülen muhtemel neticenin meydana gelmesinin istenmemesine rağmen objektif özen yükümlülüğüne aykırı hareket edilmek suretiyle neticenin meydana gelmesinin engellenemediği ahvalde bilinçli taksir, öngörülebilir neticenin objektif özen yükümlülüğüne aykırı hareket edilmiş olması nedeniyle öngörülemediği hallerde ise basit taksir söz konusu olacaktır (YCGK-Karar: 2016/250)

2-Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin 2014/4454 E. 2014/4375 K. ve 02.10.2014 tarihli ilamı “…Sanığın aracının direksiyonunu kasten mağdur Coşkun’un kullandığı araca doğru kırarak kazaya sebebiyet vermesi halinde mağdur Coşkun ile araçta yer alan husumetli olduğu diğer aile bireylerinin yaralanabileceğini yada ölebileceğini açıkça öngörmesine rağmen sonucu kabullenerek eylemine devam ettiğinin anlaşılması karşısında, yaralanmış olan her bir mağdur adedince olası kastla yaralama suçundan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeksizin, yazılı gerekçeyle taksirle yaralama suçundan hüküm kurulması, bozmayı gerektirmiştir.”

3-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2014/1-314 E. 2014/389 K. ve 23.09.2014 tarihli ilamı “… olay yerine gelmeden önce doldurduğunu unuttuğunu söylediği av tüfeğini, maktulün ve tanığın av tüfeğinin dolu olabileceği uyarılarına aldırmadan maktulün bacağına doğrultup ateş eden sanığın, saçma tanelerinin maktulün hedef alınan bacağına isabet edebileceğini ve atış mesafesine göre ölümcül bir etki meydana getirebileceğini, olay yerinin sağlık kuruluşlarına uzaklığı gözetildiğinde, hastaneye ulaşmanın zaman alabileceğini ve dolayısıyla ölümün mümkün ve muhtemel olduğunu bilmesine rağmen, ateş etmek suretiyle, öngördüğü muhtemel neticeyi istememekle birlikte göze alıp kabullendiği ve sonucunda maktulün ölümüne neden olduğu olayda, eyleminin “olası kastla öldürme” suçunu oluşturacağı kabul edilmelidir.”

NOT: Tarafımız sormak istediğiniz hususları Avukata Sor kısmımızdan sorabilirsiniz. Karal Hukuk Bürosu olarak İstanbul Büyükçekmece merkezli ofisimizde alanında uzman kadromuz ile sizlere hizmet vermekteyiz. İletişime geçmek için Karal Hukuk Bürosunun iletişim sayfasını kontrol edebilirsiniz.

YAZAR

Stj. Av. Asya SEYMEN

Leave a Reply:

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir